Perşembe günü yazdıklarım eğitim camiasında epey ilgi gördü.

Tebrik etmek için arayan ve mesaj gönderenlerle, bir de bu çarkın aslında nasıl döndürüldüğünü anlatanlar da oldu.

Meğer Milli Eğitim’de yazdığım bu mesele sadece büyük bir çelişki değilmiş!

Meğer FETÖ’nün yöntemleri kurumlarda hâlâ yaşıyor, yaşatılıyormuş.

Biraz geri dönelim;

Özel öğretim kurumlarının öğretmenlere asgari ücretin üstünde bir maaş vermediğinden, tecrübeli eğitimcilerin maaşlarının ise 6 ile 7 bin TL arasında değiştiğinden, bazı okulların aynı sevideki eğitimcilere farklı maaşlar verdiğinden bahsetmiştim.

Ve özel öğretim kurumlarında çalışan eğitimcilerin maaşlarının aynı seviyedeki devlet okullarında çalışan öğretmenlerin toplam maaşından, her zaman daha az olduğunu belirtmiştim.

Asıl meselemiz şuydu;

Milli Eğitim Bakanlığı’ndaki üst düzey bürokratlar, genel müdürler, şube müdürleri, daire başkanları ve sair yöneticilerin epey bir kısmı çocuklarını devlet okullarında okutmuyorlar.

Kendilerinin yarısı kadar maaş alan, KPSS’de başarılı olamamış ve emekli öğretmenlerin eğitim verdiği özel okullara gönderiyorlar.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın herhangi bir biriminde vazife almalarına rağmen çocuklarını özel okullara gönderen bu arkadaşlara sormuştum;

Siz, yaptığınız işe inanmıyor ve kendinize güvenmiyorsanız neden o makamı işgal ediyorsunuz?

Siz, çocuklarınıza eğitim mi vermek istiyorsunuz yoksa özel okulların markasına veyahut elit mevkilerine mi çuvalla para döküyorsunuz.

Siz, köylülükten kurtulamamış, ‘bari çocuğum köylü kalmasın’ diye mi özel okulları tercih ediyorsunuz?

Siz, milletin sizlere inanmasını nasıl ve hakla bekliyorsunuz?

Meğer ben ne safmışım, meğer bu sorular ne safça sorularmış…

Milli Eğitim Camiasında görev yaptığı süre boyunca çocuğunu özel okula göndermeyen eğitimcilerimiz olduğu gibi,

Meğer çocuklarını özel okullara bila bedel gönderen eğitimciler de varmış.

Meğer özel öğretim kurumları işlerini yürütmek için ihtiyaç duydukları üstü düzey bürokrat ve yöneticilerin çocuklarını okullarına ücretsiz alıyorlarmış.

Buna şimdilik iddia diyelim ama iddia sahibi üst düzey ve güvenilir bir isim olduğu ve bu dedikoduları çok sık duyduğumuz için önümüzdeki yazımızda mümkün olursa kimlerin çocuklarını özel okullara ücretsiz olarak gönderdiklerine isim isim ulaşarak buradan açıklamayı düşünüyorum.

Hatırlayın,

FETÖ’nün yurt içi ve yurt dışında eğitim sektöründe büyümesinin ve güçlenmesinin maymuncuğu bu yöntem değil miydi?

Üst düzey diplomatların, bürokratların ve yöneticilerin, valilerin kaymakamların, genel müdürlerin çocuklarına bedava kayıt yaptırarak özel imtiyazlar elde etmiyorlar mıydı?

Yani taktik FETÖ taktiği…

‘Bakın, başkanımızın, genel müdürümüzün çocukları da bizim okulda…’ diyerek ücretsiz kayıt yaptırdıkları çocukların babalarını avcı kekliği gibi kullanmıyorlar mıydı?

He türlü resmi ve bürokratik işlerini bu sayede halletmiyorlar mıydı?

Gelen mesajlardan birisi;

“Üst düzey bürokratların hangisinin çocuğunun hangi özel okula gittiği araştırılsın, her şey meydana çıkar. Özellikle yıllık 80 - 90 bin TL olan okullara, bir genel müdür, bir daire Başkanı, bir okul müdürü çocuğunu nasıl gönderiyor?”