Bir furyadır aldı başını gidiyor,

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasında “Bize milletimiz ne zaman ‘tamam’ derse o zaman bırakırız” minvalindeki cümleden yola çıkarak bir grup, örgütlenmiş ve sosyal medyadan “tamam” diye yazmışlar.

İkili sohbetlerimde ve normal zamanlarda yıllardır söylediğim tek şey var.

Ülkemizde muhalefet boşluğu var ve maalesef birikimli bir muhalefet yok. Hatta bu muhalefet partisi her seçim gecesi “Kazara iktidara gelirsek ne yaparız ne ederiz” diye kâbus görüyordur.

Durum böyle olunca o grup sosyal medyadan muhalefet yapmaya başlamış.

Sandığın ne olduğunu bir türlü anlamadılar gitti.

Sosyal medyadan klavye örgütlenmesine devam etsinler ne diyelim.

Millet sandıkta cevabını verecektir.

*

Alkol yasağı var laikler sessiz

Liberation isimli Fransız gazetesi haber yapmış.

Ülkede alkol tüketiminin arttığı ve kadınların erkeklere oranla daha fazla alkol tükettiğini uyarısında bulunarak hükümeti yaptırım yapması gerektiği konusunda uyarmış.

Bu gazetenin haberinin yayınlanmasının ardından aklıma ülkemiz geldi.

Yozgat Valisi Sayın Kemal Yurtnaç, il merkezine yakın olan barları kapatıp il dışına çıkarmıştı. Ve medyada adeta linç edilmişti. Hatta öyle ki İslami bir gazetenin yazarı bu uygulamanın yanlış olduğunu yazarak akıl almaz konu dışından kıyaslar yaparak eleştirmişti.

Elin gavuru yapınca iyi bizim yetkililer yapınca kötü mü oluyor bu tür uygulamalar?..

**

O kız evladımız serbest bırakıldı

Daha önce bu köşeden Adana’da yaşanan bir cinayeti yazmış ve nereye doğru gidiyoruz diye sormuştuk.

Konu şuydu; 15 yaşında bir kız evladımız 16 yaşında bir erkek evladımızın adını söyleyerek “Bana tecavüz etti, hamileyim” demişti ve babası 16 yaşındaki delikanlıyı öldürüp “Kızıma tecavüz etti öldürdüm” demişti. Hatta sosyal medyada adama övgüler yağmıştı.

Sonuçta ceninden ve rahmetli delikanlıdan alınan doku örnekleri sonucunda babası olmadığı ortaya çıkınca kızın itirafıyla tecavüzcünün aile fertlerinden biri olduğu ortaya çıkmıştı.

Mahkeme hakimi, F.B’yi iftira suçundan önce 4 yıl hapis cezasına mahkum etti. Yaşının küçük olması nedeniyle cezasını 2 yıl 8 aya indirilip tahliyesine karar vermiş.

Adalet…

Devlet sisteminde adalet,

Vicdanda adalet,

İnsaniyette adalet,

Merhumun babasının ruh halini düşünmek bile insanın içinde yıkıma neden oluyor. Rabbim sabırlar versin.

Lakin bu karar adil midir hukuk sisteminde bilemem ama vicdanen adil olmadığıdır düşüncem.

Bu vakıanın perde arkasında kızımızın ifadesinde ortaya çıkıyor ki:

Gençlerimiz nereye gidiyor?

Anne babalar dünya meşgalesinin hengâmesinde gözlerinin önünde kopan fırtınanın farkına varamıyorlar mı acaba?

Zor, çok zor bir durum vesselam.