Ordu’nun kendi destanını yazdığı gün
Karadeniz’in sert rüzgârı, sisle yoğrulmuş sabahları ve toprağa sinmiş bin yıllık üretim bilinci… İşte Ordu. Fındık dallarının altında toplanan bereket, yaylalarında harmanlanan emek, sahilinden içlerine doğru uzandıkça derinleşen bir kültür… Bu kez, kentin tam kalbinde, 31 Temmuz günü “Yerelden Ulusala Bir Hikâye”nin yeni bir bölümü yazıldı.
Ordu Büyükşehir Belediyesi ve Güvenilir Ürün Platformu ev sahipliğinde
2,5 yılda 5000 üreticiye ulaşarak yerel üretimi canlandırmayı ve şehirleri birer ihracat üssüne dönüştürmeyi amaçlayan Güvenilir Ürün Platformu, Ordulu Celal Toprak (GÜP Başkanı) ve Elif Aşlamacı Attepe (GÜP Genel Sekreteri)’nin enerjisi ve Ordu Büyükşehir Belediyesinin desteğiyle ile gerçekleşen “Ordu Buluşması” yine bir tarih yazdı. Türkiye’nin Kahramanları Projesi adıyla bilinen bu yolculuk, yalnızca üretimi görünür kılma çabasından ibaret değil; bu yolculuk, Anadolu’nun alın terini, kadim bilgisini ve üretim aşkını bir kez daha ayağa kaldırma iradesi. Büyük depremin yaralarını sarmak için Kahramanmaraş’tan başlayan, Adıyaman, Gaziantep, Hatay, Malatya ve Kilis’te üreticinin sesine kulak veren, Eskişehir’den Konya’ya, Ankara’dan Karadeniz’in bu bereketli kıyılarına uzanan bir hikâye bu. Ve şimdi, Ordu’da yeni bir sayfa açıldı.
Ordu fındıkta artık fiyatı belirliyor
Açılış konuşmasını yapan Dr. Mehmet Hilmi Güler (Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı), Ordu’nun potansiyeline ışık tuttu: “Biz dünyanın en çok fındık üreten şehiriz. Ama fiyatı biz belirlemiyoruz. Artık belirlemeye başlıyoruz. Fındığı kabuklu satardık, şimdi kırıyoruz, kavuruyoruz, ezme yapıyoruz. Fındık kabuğunu yakıyorduk, artık ondan aktif karbon üretiyoruz. Fındık zarından bile değer çıkarıyoruz. Bu toprakların üretim gücü ateşlenmeye muhtaçtı.” Bu sözler, bir ürünün belki de bir zihniyetin dönüşümünü anlatıyor. Karadeniz’in, ticarete, üretime ve dünya pazarlarına açılma iradesiyle de var olduğunu gösteren bir manifesto.
Etkinliğe;
· Muammer Erol (Ordu Valisi),
· Dr. Mehmet Hilmi Güler (Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı)
· Adil Levent Karlıbel (Ordu Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı),
· Alp Önder Özpamukçu (Gıda Perakendecileri Derneği Başkanı – GPD),
· Sinem Süllü (Hepsiburada Kıdemli Kurumsal İlişkiler Müdürü),
· Hepsiburada, Migros ve Makbul Kuruyemiş gibi büyük markaların yöneticileri, TURYİD, TÜRES ve PERDER temsilcileri de desteklerini esirgemediler.
GPD Başkanı Alp Önder Özpamukçu’nun sözleriyle perakende sektörünün yereli destekleme kararlılığı, Sinem Süllü’nün üreticiyi e-ticaretin yeni diliyle buluşturan vizyonu; bunlar Ordu’nun ufkunu genişleten somut adımlardı.
Celal Toprak şu cümlesiyle buluşmanın ruhunu özetliyordu adeta “Bu ülkenin kahramanları, üretenlerdir. Biz onların sesini tüm dünyaya duyurmak için buradayız.”
Kadın kooperatifleri global pazarlara giriyor
Etkinliğin belki de en dokunaklı yanı, kadın kooperatiflerinin hikâyeleriydi. Hepsiburada’nın sunduğu lojistik ve pazarlama desteği sayesinde, yıllarca kendi köyünde üreten kadınların bugün e-ticaret devleriyle aynı masaya oturuyor olması çok anlamlı. Hilmi Güler’in “Daha önce kadın kooperatifi yoktu, şimdi 19 tane var. Coğrafi farkındalığı olan ürünler üretiyoruz” sözleri, Karadeniz kadınının gücünü bir kez daha tarihe not düşüyordu.
Bir kalkınma manifestosu
Türkiye’nin Kahramanları Projesi, üreticiyi alıcıyla buluşturmanın yanında bir nevi şehirlerin ruhunu yeniden yazıyor. Kimi zaman Kahramanmaraş’ta, kimi zaman Konya’da, kimi zaman Ordu’da… Ve her buluşmada şu gerçeği haykırıyor: Kalkınma, devasa projelerle olmasa da küçük bir köydeki üreticinin emeğini görünür kılmakla başlar. Ordu, yıllardır fındıkla anıldı. Oysa Melocan’dan Hoşkıran’a, pancar çorbasından yöresel pidelerine dek bambaşka bir gastronomi kültürü bu şehirde yeniden filizleniyor. İşte bu nedenle kentin gastronomi ve fındık turizmi potansiyeli öne çıkarılmalı.
Etkinliğe katılanlara Celal Toprak’ın ev sahipliğindeki brunch, Neli Pide’nin taş fırın kokusuyla dolu akşam yemeği, ertesi sabah Atabeyoğlu Lezzet Çiftliği’nin doğallıkla harmanlanmış kahvaltısı Ordu misafirperverliğinin somut birer yansıması oldu.
Atabeyoğlu Lezzet Çiftliği
Karadeniz’in sofrasından yükselen bir hikâye
Ordu’da sabah yöresel kahvaltısında bizi ağırlayan Atabeyoğlu Lezzet Çiftliğine çok teşekkür ederim. Karadeniz’in bereketli topraklarında, bir sofranın etrafında toplanmak lezzetli bir karın doyurmanın yansıra bir kültürü, bir yaşam biçimini paylaşmaktır. İşte Atabeyoğlu Lezzet Çiftliği, tam da bu anlayışın ete kemiğe bürünmüş hâli. Ordu’nun üretim ruhunu, Karadeniz’in misafirperverliğini ve Türk mutfağının çeşitliliğini aynı sofrada buluşturan bu özel işletme, yalnızca bir kahvaltı durağı değil; bölgesel gastronominin yükselen yıldızı.
İki kardeşin yolculuğu: Hakan ve Gökhan Atabeyoğlu
Bu hikâyenin merkezinde iki kardeş var Hakan Atabeyoğlu ve Gökhan Atabeyoğlu. Emek, üretim ve misafirperverlik ilkelerini bir araya getirerek kurdukları Atabeyoğlu Lezzet Çiftliği, bugün yalnızca Ordu’nun değil, Karadeniz’in de gurur kaynaklarından biri. Onlar, “üreterek var olmanın” anlamını bilen, alın teriyle değer oluşturan gerçek girişimciler.
Türkiye’nin Kahramanları’ndan anlamlı ödül
Atabeyoğlu Lezzet Çiftliği’nin kurucularından Gökhan Atabeyoğlu, GÜP tarafından hayata geçirilen “Türkiye’nin Kahramanları” projesinde ödülünü Ordu Valisi Muammer Erol ve Büyükşehir Belediye başkan Hilmi Güler’in elinden aldı.
Neli Pide Aktaşlar
Karadeniz’in taş fırınında pişen bir hikâye
Mis gibi tereyağıyla harmanlanmış hamurla incecik açılmış bir pide kokusu. İşte bu koku, 1981 yılında Ordu’da sekiz masalı küçük bir dükkânda yükselmeye başlıyor. Cevdet ve Nurettin Aktaş kardeşler, belki yalnızca iyi pide yapmak için yola çıkmışlardı ama bugün, Neli Pide, yalnızca bir restoran değil; Karadeniz’in sofrada somutlaşmış bir hikâyesi.
Sekiz masalı dükkândan zincir markaya
1981’de başlayan bu yolculuk, 2007 yılında ikinci kuşak Tamer ve Samet Aktaş kardeşlerin bayrağı devralmasıyla yeni bir döneme giriyor. Onlar, babalarının mirasını yalnızca yaşatmakla kalmadılar; büyüttüler, dönüştürdüler. Restoran alanında “Nelipide Gurme” markasıyla daha geniş kitlelere ulaştılar. Karadeniz pidesini hızlı yaşamın temposuna uyarladılar. Ve belki de en büyük adım: “Aktaşlar Pide” markasıyla dondurulmuş pide üretimine geçtiler. Bugün Ordu ve Giresun Bulancak’ta binlerce metrekarelik üretim tesislerinde günde yüzbinlerce adet pide üreten Aktaş kardeşler, Karadeniz’in taş fırın lezzetini Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanındaki zincir marketlere taşıyor.
Türkiye’nin Kahramanları’ndan biri
GÜP tarafından hayata geçirilen “Türkiye’nin Kahramanları” projesinde Neli Pide’nin ortaklarından Samet Aktaş, ödülünü Ordu Valisi Muammer Erol ve Büyükşehir Belediye başkan Hilmi Güler’in elinden aldı.
Görüşebildiğim bazı stant kuran firmalar
· Tagem Arıcılık Enstitüsü
· Perşembe Pak Kadın Koop.
· Orke Kadın Koop.
· Sinop Erfelek Kadın Koop.
· Kabadüz Kadın Koop.
· Bulancak Kadın Koop.
· BAU Farm Doğal Yaşam Çiftliği
· Fisun Başaran Susuz elma sirkesi
· Nutart Fındık
· Beiza Nuts
Özetle, Marino Port’ta yapılan bu etkinlik, Ordu’nun yerel üretim gücünü göstermeye yönelik irade için bir kıvılcım olabilir. Bu kent, fındığın, kadın emeğinin, yerel ürünün, gastronominin ve e-ticaretle buluşan üretim kültürünün pekâlâ başkenti olabilir.
Çünkü artık biliyoruz; yerelden başlayan her hikâye, ulusal bir destana dönüşebilir.