İsrail 36 gündür binlerce ton yasaklı bombayı Filistinlilerin üzerine boca etti.

Şehit sayısı on bini aştı.

Tüm dünyanın gözü önünde bir toplumu haftalardır aç, susuz, ilaçsız ve yakıtsız bıraktı; bırakmaya devam ediyor.

İsrail savaş suçlarının tamamını Filistinlilerin üzerinde uyguluyor.

Sahaya bakıldığında karada ilerleme kaydedemeyen İsrail, çılgınca katliama devam ediyor.

Filistinlilerin ise artık dayanacak gücü kalmadı.

İnsani yardımların Gazze içine yaygın bir şekilde ulaştırılamaması nedeniyle Gazzeliler, büyük bir açmazın içine düşmüş durumda.

Çok direndiler! Çok haykırdılar! Çok sabrettiler! Hem de dünyada eşi benzeri görülmemiş bir direniş sergileyerek…

Her türlü zorluk ve soykırıma rağmen toprağını bırakmak istemeyen Gazze halkı, artık çok çaresiz!

İsrail’in bilinçli bir şekilde sürdürdüğü bu iğrenç politika ne yazık ki sonuç vermeye başladı.

Kuzeydeki Gazzelilerin bir kısmı dün itibarıyla beyaz bayrak açarak güneye göçtü.

İsrail bu noktada insansızlaştırma hedefine ulaşmış olmakta.

Resmin bütününe baktığımızda İsrail’in yaptığı net olarak etnik temizliktir.

Bu alçakça ve insanlık dışı uygulamayı asla unutmayacağız!

Her ne kadar İsrail uyguladığı soykırım ve etnik temizliğin üstünü dezenformasyon yayarak örtmeye çalışsa da başarılı olamıyor.

Son olarak Batı’daki dev TV kanallarında 7 Ekim müzik festivalinden görüntüler yayınladılar. Görüntülerde yanmış onlarca araba, yan yana duruyor. Habere göre, Hamas saldırıda bu arabaları ve içindeki sivilleri yakıcı silahlarla yok etmiş(!). Haber kurgusu aslında kendilerini ele veren ip uçları taşıyor. Hamas’ın onlarca arabayı aynı anda tahrip edecek silah gücü yok ki böyle bir resim ortaya çıksın… İsrailli görgü tanıklarının itirafına göre; İsrail güvenlik kuvvetleri Hamas’ın saldırısı esnasında şoke olmuşlardı ve kendi halklarını Hamas üyelerinden ayırt etmeden vurdular. Onlarca arabayı ve içindeki insanları, bu noktada o hâle getiren de kendileri idi.

Batı’nın konvansiyonel medyası tıpkı Irak’ın işgalinde olduğu gibi; bu işgal girişiminde de ABD politikasının bir aparatı konumunda.

Batı kamuoyuna bakıldığında tüm bu kurgu haberleri sorgulamadan satın alanlar mevcut.

Bu kitlenin zaten zihinlerinde şablonları hazır.

Adalet ve hakikat arayanlarsa teyit için araştırmayı tercih ediyor. Bu kapsamda sosyal medya önemli bir rol oynamakta.

“Sansüre hayır” diyen nadir mecralardan X’in sahibi Elon Musk, son paylaşımında İsrail'in soykırım yaparak bir yere varamayacağını söyledi ve dünya gündemine oturdu.

Bir çarpıcı analiz de ABD Büyükelçiliğinden

Umman'daki ABD Büyükelçiliğinden çarşamba günü ABD'ye gönderilen bir telgrafta, "çok çeşitli güvenilir ve ayık fikirli kişilerle" yapılan görüşmelere atıfta bulunularak "Savaş alanında kötü bir şekilde kaybediyoruz." denildi.

Ve diğer büyükelçiliklerden de aynı tespit ortaya kondu.

ABD'nin Arap ülkelerinde görev yapan diplomatları, Biden yönetimine; ABD'nin İsrail'in Gazze'deki soykırımına olan desteği nedeniyle "Arap kamuoyunda bir neslin desteğini kaybediyoruz" uyarısında bulundular.

Yani sahada olan ve bağnaz inançlara kapılmayan ABD’liler, gerçeği görüyor.

"Arap kamuoyunu kaybediyoruz" diyorlar ve fakat Biden ve ekibi acaba bunu ne kadar umursuyor?

Kendi ülkelerinde yürütülen sivil toplum faaliyetleri apaçık bir şekilde toplumsal tepkiyi ortaya koyuyor.

Boykot, çok aktif ve yaygın bir şekilde hayata geçirildi.

İnsanlar protesto için sokaklarda âdeta sel oldular.

ABD ve İsrail ne Doğu halklarını ne de Batı halklarını ikna edebiliyor.

Soykırım ve etnik temizlik için hesap verecekler.

Hiçbir şey bitmiş değil.

Gazze direnecek ve kazanacak.

Filistin muzaffer olacak.

Her şey yeni başlıyor.