Okullar açıldı, 18 milyon öğrenci ders başı yaptı. Öğretmen sayısı ise bu yıl 1 milyonu aştı. Yine Milli Eğitim Bakanlığının bütçesi genel bütçeden aslan payını kaptı. Okullardaki fiziki düzelme ve gelişim her geçen yıl bir önceki yıldan daha üst seviyelere ulaşmaktadır.
Son yılların bir tartışmasıdır cep telefonu kullanımı, Hayatımızın her alanında varlığı hissedilmektedir cep telefonunun. İşlevselliğini kimse inkar edemez. O küçük kutu artık onlarca farklı cihazın işlevini bir ekrana sığdırmıştır.
Peki, okullarda öğrenciler cep telefonu kullanmalı mı? Bu sorunun velilere göre cevabı farklı, öğrencilere ve öğretmenlere göre farklı. Veliler çocuklarına ulaşma noktasında çocuklarını telefonsuz okula gönderme taraftarı değiller. Anne baba hassasiyeti, sokaklardaki çeşitli tehlikeler bakımından bu yaklaşım mantıklı olabilir.
Eğitim bir süreçtir, sınıflar bu sürecin bağlamı, öğretmen ve öğrenci ise sürecin iki ana karakteri. Geçtiğimiz yıllarda öğrencilerin sınıfta çektikleri öğretmenleri aşağılayan ve sınıf mahremiyetini yok eden görüntüler sosyal medyada hızlıca yayıldı. Öğretmenlik mesleği derin yara aldı bu görüntülerden.
Sınıf bir aile ortamıdır. Öğretmen bu aile ortamında dersinin gereği bazı noktalarda farklı yaklaşımlar sergileyebilir. Öğrencilerin derse katılımı, konuşulanlar, yaşanılanlar o sınıfın başarısına giden yolda birer kilometre taşlarıdır. Bu anlamda cep telefonlarının sınıflarda kullanılması birçok sakıncaları barındırmaktadır. Sosyal medya alanları özellikle orta ve lise öğrencileri için günün her anında cazip vaziyettedir. İnternet kullanımı çok yaygınlaştı. Ders içerisinde öğrencilerin sürekli telefon bildirimleriyle karşı karşıya kalması derse karşı ilgiyi azaltmakta ve motivasyonu zayıflatmaktadır.
Aynı zamanda sınıflarda cep telefonlarının serbest kullanılması akran zorbalığına da sebebiyet verebilmektedir. Gizli çekilen bazı görüntüler muhatabı için tehdit, şantaj aracı haline dönüşebilmektedir.
Tüm bu olumsuzluklar içerisinde konu tekrar tekrar gündeme gelmektedir. Milli Eğitim Bakanı Sayın Ziya Selçuk da okullarda cep telefonu kullanımı ile ilgili “olumsuz etki oluşturuyor” yorumunu yaptı. Yani esasında konunun fayda zarar değerlendirmesinde bir sonuca varılmış olundu. Cep telefonu çocuklarda olmalı fakat derslerde cep telefonu öğrencilerin elinde olmamalıdır. Bazı okullar bu konuda çok önemli mesafeler kat ettiler.
Öğrenciler ilk ders başlarken telefonlarını dolaba koymakta ve son dersle birlikte telefonların ı teslim almaktadır. Bakanlık konuyu okullara bırakmış vaziyettedir. Okul idareleri cep telefonu ve kılık kıyafet konularında orta yolun bulunması için, ders ortamının olumsuz etkilenmememsi için disiplini elden bırakmamalıdır. Şekil disiplini ile başarıya bir adım daha yaklaşmak mümkündür. Şekil disiplininden sonra zihin disiplini, içerik disiplini, sosyal ortam düzenlemeleri ile nitelikli bir eğitim ortamı oluşturmak durumundayız.