Günümüzde milyonlarca çalışan, işyerlerinde psikolojik tacize yani mobbinge uğruyor. Mobbingi basitçe anlatmak gerekirse bir kişiye karşı yapılan psikolojik taciz ya da onu baskı altına alarak işten bezdirme yöntemine denir. Bu duruma göz yuman binlerce kişi bulunuyor. Fakat bu durum aslında bir suçtur ve hukuki açıdan yaptırımları mevcuttur.

Yargıtay, mobbingi şu şekilde tanımlamıştır: “Mobbing kavramı, işyerinde bireylere üstleri, eşit düzeyde çalışanlar ya da astları tarafından sistematik biçimde uygulanan her türlü kötü muamele, tehdit, şiddet, aşağılama vb. davranışları içermektedir.”

Ülkemizde, Mobbing  4857 Sayılı İş Kanunu dışında bazı yasalarda yer almaya başlamıştır. Psikolojik baskı, şiddet ve taciz şeklinde gerçekleştirilecek mobbing aynı zamanda İş Kanunu‘nun 24. maddesinin 2. fıkrasında “Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri” başlığı altında işçinin, iş sözleşmesini haklı nedenle fesih sebebi sayılmıştır…

Kanun maddesindeki yeri!

4857 Sayılı İş Kanunu’nun 24. maddesine göre; İşveren işçinin veya ailesi üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak şekilde sözler söyler, davranışlarda bulunursa veya işçiye cinsel tacizde bulunursa; İşveren işçiye veya ailesi üyelerinden birine karşı sataşmada bulunur veya gözdağı verirse, yahut işçiyi veya ailesi üyelerinden birini kanuna karşı davranışa özendirir, kışkırtır, sürükler, yahut işçiye ve ailesi üyelerinden birine karşı hapsi gerektiren bir suç işlerse yahut işçi hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ağır isnat veya ithamlarda bulunursa; İşçinin diğer bir işçi veya üçüncü kişiler tarafından işyerinde cinsel tacize uğraması ve bu durumu işverene bildirmesine rağmen gerekli önlemler alınmazsa mobing uygulamış olur.

Bu durum karşısında mobbinge maruz kalan işçi iş sözleşmesini feshederek iş hukukundan doğan tazminat ve ücret alacaklarını talep edebilir. Ayrıca işçi 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu‘nun İşçinin Kişiliğinin Korunması başlıklı 417. maddesinde bulunan hükme aykırı eylemler nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararın tazminini de talep edebilecektir.

Mobbing davası nasıl açılır?

Ayrıca mobbing, iş ilişkisi içerisinde gerçekleştirildiğinden iş sözleşmelerine aykırılık teşkil etmekte ve mobbing davaları, iş mahkemelerinde açılmaktadır. Mobbing davaları iş mahkemesine yazılacak bir dilekçe ile açılabilir. Bu dilekçede mobbing teşkil eden fiiller açık bir şekilde açıklanmalı, maruz kalınan eylemlerin sistematik bir bütünlük arz ettiği ifade edilmelidir.

Mobbing davaları, iş sözleşmelerine aykırı olduğu için, iş akdinin işçi tarafından haklı sebeple feshi ve iş sözleşmesinden doğan tazminatların, işçilik alacaklarının talep edilmesini sağlamaktadır. Mobbing davası açan ve kişilik hakları ihlal edilen işçi açısından haksız bir eylem olduğu için de ayrıca maddi ve manevi tazminat istenebilir.

Mobbing uygulayanlar hakkında; Türk Ceza Kanunu'nun 105. maddesinde belirtildiği üzere; “Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında mağdurun şikâyeti üzerine…” cezaya hükmolunacaktır.

Sonuç olarak mobbing bir suçtur ve bu durum karşısında iş mahkemelerinde dava açabilir, mobbing uygulayanların Türk Ceza Kanunu hükümleri gereğince cezalandırılmalarını talep edebilirisiniz.