Yapay zeka son dönemin en çok konuşulan ve bundan sonraki dönemlerde de adını sıkça duyacağımız bir gelişme olarak görülmelidir.
Hayatımızın neredeyse her alanında yapay zeka uygulamalarını daha yakından görmekte dolayısıyla da insan hayatı için ne kadar kritik bir öneme sahip olduğu da bu uygulamaların kullanımından anlaşılmaktadır.
Teknolojik her gelişmeye gerek bizler gerekse de şirketler yakın durmalı asla mesafe koymamalıdır.
Teknolojiyi her alanda olumlu yönde kullanmak herkesin yaklaşım amacını oluşturmalı ve teknolojinin nimetlerinden yararlanılarak bir düzen oluşturulmalıdır.
Burada vurgulamaya çalıştığım konu dikkat edilirse pozitif ve faydalı yön olgusudur. Çünkü yapay zeka amacının dışında kullanıldığında birçok olumsuz durumu ortaya koyabilecek bir teknolojik gelişme olarak ta karşımızda durabilmektedir.
Bunun yanında her geçen gün dünya ölçeğinde yapay zekaya yapılan yatırımların çok ciddi oranda arttığına da şahitlik etmekteyiz.
Öyle ki son iki yılın yapay zeka yatırım bilançosu 2 trilyon 700 milyon dolarlık bir rakama ulaşarak büyüklüğün hangi düzeyde olduğunu gözler önüne sermektedir.
Yatırım tutarının bu boyutlarda olmasıyla yeni ortaya konulan 100 adet teknoloji girişimi unicorn seviyesine yükselmiş oldu.
Herkesin malumu olduğu üzere unicorn seviyesi 1 milyar doların üzerindeki yatırım tutarlarını ifade etmektedir. Ve yeni ortaya konulan teknoloji girişimlerinden 100 tanesinin bu seviyede olması dünya ekonomisi adına da büyük bir rakamı ifade etmektedir.
Bu rakamların da ortaya koyduğu ana gerçek her geçen gün yapay zekanın ekonomide ki yeri de ciddi anlamda büyümektedir.
Büyümenin bu boyutlarda olması da ekonomi ile yapay zeka arasındaki iletişimin ne kadar güçlü olduğunun bir göstergesi olarak karşımızda durmaktadır.
Çünkü yapay zeka uygulamaları şirketlerin çalışana olan bağlılığını azaltmakta ayrıca da yeni uygulamaları şirketlerin hayatının içerisine dahil ederek ciddi kazanım yollarını ortaya çıkarmaktadır.
Yapay zeka alanındaki yatırımların artması özellikle teknoloji alanında ciddi servet artışlarının yaşanmasına vesile olmaktadır.
Örneğin Anysphere, OpenAl ve Anthropic gibi teknoloji şirketlerinin yapay zeka alanında yapmış oldukları milyarlarca dolar değerindeki yatırımlar ile ekonomi alanında yeni milyarderler oluşmakta aynı zamanda da şirket değerlemeleri en üst seviyelere çıkmaktadır.
CNBC raporuna göre (CNBC’nin bu raporu CB Insights verilerine dayanmaktadır) şirket değeri 1 milyar doların üzerinde olan yapay zeka şirketlerinin sayısı 498 olmuş ve bu şirketlerin toplam piyasa değerinin seviyesi 2 trilyon 700 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.
Gelinen bu seviyelerle birlikte yapay zekanın ekonomiye yaptığı katkının ne kadar büyük olduğu anlaşılmakta ve dolayısıyla da ekonomiden ayrı düşünülmemesi gereken bir alan olduğu her geçen gün biraz daha iyi anlaşılmaktadır.
Yapay zeka ile ilgili bu şirketler arasında Türk şirketlerinin bulunması da bizim tarafımızdan son derece önemli bir ayrıntıdır.
Yani Türk şirketleri bu pastadan ne kadar pay alıyor ve ne kadar pay almalı sorularına verilecek cevaplar bizler için çok ama çok önemli bir konudur.
Her Türk teknoloji şirketi bu alanda hızlı bir şekilde yatırım yapmalıdır.
Yerli ve milli teknoloji şirketlerimizin ortada duran yapay zeka olgusundan mümkün olan en üst seviyelerde pay alması en büyük temennimizdir.
