Seçimlere yaklaşık bir ay kaldı. Meydanlar hareketli, rekabet zirvede. Partiler, ellerindeki belediyeleri korumanın ve yeni belediye başkanlıkları kazanmanın peşinde. Türkiye seçim süreçlerinde artık ittifaklar tartışmanın merkezini oluşturmaktadır.

TV programları, seçim gündemini ana gündem maddesi olarak benimsemişler. Her kanal kendi bakış açısına göre kamuoyunu bilgilendirmenin biraz da yönlendirmenin gayretinde. Kadrolu konuşmacılar televizyonları âdeta ele geçirmişler ya da kanallar konuşmacıları sıraya koyarak sanki bir nöbet sistemi başlatmışlar.

Sokaklar hareketli, adaylar meydanlarda, halkın arasında vakit geçirmeye çalışıyorlar. Şehirlerin meydanlarında seçim irtibat çadırları, çalınan müzikler, çadırlarda partisi için nöbet tutan partililer…

Bu seçimler iki kutupluluğun kırıldığı bir seçim olacak gibi. Merkezdeki iki partinin sağında ve solunda birden fazla parti kendi amblemi ve listeleriyle seçimlere katılacaklar. Yüzde 4-5 oy alacak partiler Ankara, İstanbul gibi yarışın kafa kafaya gittiği yerlerde belirleyici olacaklar sanki.

Bir de meselenin, kamuoyuna pek yansımayan fakat kıran kırana mücadelenin yaşandığı belediye meclis üyelikleri tarafı var. Belediye meclis üyeliklerine genelde şehirlerin önde gelen, etkili ailelerinden kişiler aday oluyor. İncelendiğinde bu adaylar arasında bolca inşaatçı, müteahhit, iş insanı, esnaf olduğu görülebilir. Mesela belediye meclis üyeliklerine eğitimciler, kanaat önderleri, din adamları, doktorlar, adalet mensupları ya aday olamıyor ya da söz konusu meslek gruplarını cezbedecek bir yönü yok bu üyeliklerin.

Muhtarlar ve azalar tarafına bakarsanız belki de yarışın en sert, biraz da eğlenceli geçtiği alan burası. Ne vaatler ortaya atılmakta muhtar adayları tarafından! Mahalleye okul, AVM, sağlık ocağı hatta hastane yaptıracağını söyleyenler; ulusal ölçekteki sorunları çözeceğini iddia eden muhtar adayları bile var.

Artık e-Devlet Kapısı üzerinden muhtarların verdiği tüm evraklara ulaşılabilmektedir. Türkiye genelinde hâlihazırda 50 bin 516 muhtar görev yapmaktadır. Acaba bu kadar muhtara gerek var mı? Sokakta bu konuyla ilgili vatandaşlar tarafından “Kırsal kesimdeki köy ve mahallelerde muhtara ihtiyaç olabilir fakat şehir merkezlerinde muhtarlar işlevselliğini yitirdiği için muhtar kadroları gözden geçirilebilir.” önerileri dile getirilmektedir.

Sosyal yaşamla ilgili vaatler sorulmalı

Yol, su, kanalizasyon, ulaşım, altyapı ve şehrin fiziki alanlarında ortaya çıkan sorunlara çözüm üretmek belediyelerin asli görevleri arasında bulunmaktadır. Başkan adayları; şehirlerindeki başıboş köpeklerin saçtığı tehlikelerden, yurt bulamayan öğrencilerin barınma sorunlarından, okula ulaşmakta zorlanan öğrenci ve öğretmenlerin ulaşım problemlerinden, ders çalışmak için alan arayan öğrencilerin kütüphane taleplerinden, sabah kahvaltı yapmadan okulun yolunu tutan üniversite öğrencilerinin içecekleri sıcak çorbadan, okul ihtiyacı olan mahallelerin eğitim ihtiyacını karşılamak için çaba sarf etmekten de sorumludur.

Belediye başkan adayları projelerini anlatıyorlar fakat her seçmen örneğin mahallesiyle ilgili eğitim alanında ne gibi projeler düşünüldüğünü, kültürel anlamda belediyenin neler yapacağını, sosyal yaşamı renklendirmek ve insanların sosyalleşmesine katkı sağlamak için ne tür çalışmalar ortaya koyulacağını, daha yaşanabilir bir şehir için nelerin planlandığını mutlaka sormalıdır.