Vergi, devletin en önemli gelir kaynakları arasındadır ve vergide adalet bir devlet için olmazsa olmazdır.

Vergide adalet öyle bir düzeyde olmalı ki bir ülkede yaşayan herkesin severek, isteyerek ve dileyerek katılım gösterdiği bir vergi ödeme sistemi ön plana alınmalıdır.

Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınması bunun yöntemlerinden sadece bir tanesidir.

Bunun yanında objektif hesaplamalarla vergilerin ölçülerek vatandaşın önüne getirilmesi, insanların kazançları iyi olduğu dönemlerde daha yüksek oranlarda, düşük olduğu dönemlerde daha düşük oranlarda vergi tahsil edilmesi son derece önemlidir.

Hele ki oldukça yüksek gelirler elde eden bazı meslek grupları vardır ki bunların sadece ve sadece nakit ödeme talep edip vatandaştan kayıt dışı gelir elde ederek bir kuruş bile vergi ödememiş olmalarını anlamak mümkün değildir.

Bunların yanında daha düşük düzeylerde gelir elde eden esnaftan ise son derece yüksek düzeylerde vergi tahsil edilmesi, vergide adaleti sorgulatan en büyük etkenler arasında yer almaktadır.

Hâl böyle olunca vatandaşın her an vergide adaleti sorgulaması ve bunu her an konu edinmesi verginin etkinliğini de ön plana aldıran bir etmen olarak önümüzde durmaktadır.

Burada yapılması gereken, sektörlerin tamamında yani hiçbirini es geçmeden her bir sektörde devlet, vergide kayıt dışı ile mücadele konusunda en yüksek düzeyde görevlerini yerine getirmelidir.

Şayet bu yapılırsa ağır vergi yükünün altında ezilen vatandaşın, yeni vergilerle daha fazla ezilmesinin yerini kayıt dışı ile mücadele alacaktır; oralardan elde edilecek yeni vergilerle mevcutların dışında vergilerin tahsilatları yapılmamış olacaktır.

Bu bağlamdan konuya yaklaşıldığında kayıt dışı mücadele arttıkça vergi geliri daha yukarılara çıkacak; dolayısıyla da sektörler yeni vergiler ile boğulmayarak rahat nefes alır hâle gelebilecektir.

Hangi sektörden ne kadar vergi tahsilatı yapıldığı kayıtlardan çok rahat bir şekilde görülebilecek ve vergi gelirinin olması gerekenden daha alt seviyelerde bulunduğu sektörlerin üzerine gidilerek hem adalet hem de etkinlik noktasında çok ciddi anlamda yol alınmış olacaktır.

Öyle ki bu denetimlerin kapsamı ve hacmi artırıldığı müddetçe vatandaşın vergi sistemine olan güveni de artacaktır; yukarı yönlü hareketlenme başlayacaktır.

Diğer taraftan bir mühim konu da şudur; toplanan vergilerin hizmet olarak kendine döndüğünü gören vatandaşın vergi ödeme iştahı da artacaktır.

Yani vatandaş, verdiği verginin kendi hizmetinde harcandığını gördüğü müddetçe daha fazla vergi ödemeye niyetli olacak, her an vergi ödemeye hazır ve istekli olacaktır.

Devlet, topladığı vergiyi harcadığı alanlara da gerekli özeni göstermeli ve bu alanların toplumun geniş kesimlerine hitap ettiğinden emin olmalıdır.

Geniş kesimlere hitap etmenin her zaman devletin ön önemli amaçları arasında yer alması, toplanılacak olan verginin boyutunda da artışlar yaşanmasına ciddi anlamda etki edecektir.

Vergide kayıt dışı ile mücadelenin boyutu arttıkça gerek adalet gerekse de etkinlik artmış olacaktır.