Filistin meselesi âdeta “turnusol” kâğıdı gibi kaç kırat insan olduğumuzu ortaya çıkardı. Dünyanın her yerinde vicdanlara dayalı bir yarılma oldu. İyilerin, vicdanlı ve yürekli olanların hiç azımsanmayacak kadar çok olduklarına şahit olduk. Ancak bir gerçek daha ortaya çıktı; iyiler iyimserliklerini korurken kötülerin dünya sistemini ele geçirdiklerini fark ettik. Maalesef dünya sistemi kötülerin, vicdansızların eline geçmiş. O yüzden insanlık ayağa kalktı ama bir avuç siyonisti durduramadı.
Kısa vadede kötü gidişata engel olmak zor görünüyor ama Filistinli şehitlerin kanı dünyayı yakmaya yetti. Avrupa halkı, basiretsiz Amerikan güdümlü yöneticilerine ders verdi. Seçimi kaybeden Amerikancılar panikleyerek kendilerini sağlama alacak kararlar peşindeler. Meclisler feshediliyor, başbakanlar istifa ediyor… Basiretsiz ve pısırık yöneticiler faturayı seçmene kesip “aşırı sağ yükseliyor” diye panik içindeler. Aşırı sağın yükselmesinin mutlaka başka sebepleri olabilir ancak bir tanesinin de Filistin’de binlerce masum katledilirken çıkarılmayan seslerin yanı sıra siyonistlerin safında yer almak olduğunu unutmamak lazım. Önümüzdeki yıllarda AB daha büyük kargaşa ve değişimlere gebe olacak. İnşallah sonları hayra tebdil olur da zulüm ile abad olunmayacağını öğrenirler.
Avrupa Amerika’nın, Amerika’da siyonistlerin eline bakıyor. Koca Amerika devleti siyonistlerin esiri olmuş. Dünyanın en güçlü devletinde seçimlerde iki ihtiyar, garip adam yarışıyor. Demokrasinin beşiği olduğu iddiasında olan ülkenin şu tuhaf görüntüsüne bakar mısınız? Yoksa bu, sonun başlangıcı mıdır?
Filistinli şehitlerin kanı Amerika’ya da ulaştı; özellikle gençler başta olmak üzere her yaştan insan siyonistlerin yaptığı soykırım durdurulsun diye sokaklarda nümayiş yapıyor, her buldukları yöneticiyi protesto ediyorlar. Özellikle öğrenci hareketleri, uyuyan iyilerin dirilişine vesile olur diye umut ediyoruz. Özellikle Amerika’nın siyonistlerin elinden kurtuluşu dünyanın selameti açısından büyük hayra vesile olacaktır ancak iyiler yine uykuya geçerse zalimler daha beter geri dönerler.
Rusya, Ukrayna’daki savaş ve ambargo nedeniyle kendi derdine düşmüş görünüyor. Onun da sicili bozuk; kendi derdine düşmese de onlardan hayır ummak gafletten başka bir şey olmaz. Uzak ve yakın tarih bunun şahididir. Peki Çin’den bir hayır murat edilebilir mi? Çok zor… Avrupa’da, Amerika’da her şeye rağmen halk var... Çin’de özgür insanlardan oluşan bir halktan söz edilebilir mi, Çin’de kamuoyu kavramı ne ifade eder, bilen varsa söylesin! Dünyanın en kalabalık ikinci devleti, ikinci ekonomiye sahip bu ülke, söz konusu gücünü hangi yönde, kimin için kullanır acaba? Rusya’nın ve Çin’in Filistin topraklarındaki soykırım karşısındaki tavrı Amerikan karşıtlığına endeksli duruyor; yoksa Filistin onların da çok umurunda değil. Özünde hak, hukuk, insanlık olmayınca bana ne faydası var diye düşünüyorlar. Bunlardan tarih boyunca insanlığa fayda gelmemiş, bundan sonra gelmesi de zor görünüyor.
İşin en acı tarafında Araplar ve Müslümanlar bulunuyor… Şu vurdumduymazlığa, şu aymazlığa bakar mısınız? Yazıklar olsun size! Müslüman toplumların çoğunda halk da yok devlet de… Tıpkı İbn Haldun’un Mukaddime’sinde dediği gibi. Büyük çoğunluğunun dikkate alınacak bir durumu da yok. Maalesef haksızlık karşısında susan dilsiz … Söylemeye dilim varmıyor… Müslümanların durumu Batı’dan 40 kat daha beter. Filistin’deki yetim çocuk! Umudum, geleceğim sensin. Senin feryadın paslı yürekleri dağladı. Sesini çok uzaklara duyurdun ama en yakınındaki Araplara, Müslümanlara duyuramadın. Ah bize ne olduğunu bir anlayabilsem!